Eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
[FONT="] Prof. Dr. Saffet Solak anlatıyor: “Tıp fakültesini yeni bitirmiş, pratisyen hekim olarak ilk görev yapacağım yere, Konya’ya bağlı küçük bir beldenin sağlık ocağına gitmiştim. Gençtim, bekardım ilk gün bir eve misafir olmuştum. Bu tren istasyonunun hemen yanında bir evdi. Akşam yemeğinden sonra çaylarımız gelmiş, sohbetler edilmişti. Üzerimde yol yorgunluğu, geldiğim yeni yerin yabancılığı vardı. Saatler ilerliyordu. Ağır bir uyku beni içine çekiyordu. Ev sahibine bir şeyde diyemiyordum. Saatler epey ilerledi, ama yine bir hareket yoktu. Evin büyüğü olan hacı anneye sıkılarak sordum: “Anneciğim, sizin buralarda kaçta yatılıyor?” Hacı anne: “Evladım treni bekliyoruz. “ dedi. Merak ettim, tekrar sordum: “Trenden bir yakınınız mı inecek?” Hacı annenin cevabı inanılacak gibi değildi: “Hayır evladım, beklediğimiz trende bir tanıdığımız yok, ancak burası uzak bir yer. Trenden buraların yabancısı inebilir. Bu saatte, yakınlarda ışığı yanan bir ev bulamazsa sokakta kalır. Buraların yabancısı biri geldiğinde, ışığı yanan bir ev bulsun diye bekliyoruz.” [/FONT]
Nereden nereye geldik arkadaşlar. Dedelerimiz, babalarımız tanrı misafirlerine yardım etmek için can atarken bizler ne hale geldik. İki sene kadar evvel üst kat komşum rahatsızlandı. Baktım durumu iyi değil saat sabahın 5'i, ambulans çağırdım. Sağ olsun 10 dakikada geldi. Komşum biraz kilolu, sedyeyi kaldırmakta zorlanınca birinden daha yardım almamız gerekti. 23 dairelik binada, sabahın köründe kimsenin kapısını çalmaya cesaret edemedik. Allah razı olsun yoldan geçen birisi yardım etti. Bence şehirde yaşam zor.
insanların iyilik duyguları sömürüldüğü için dünya bu hale geldi. Herşeye rağmen iyilik yapacağım demek te artık zor.
Gündelik karşılaştığımız sorunlarla "insanlarla ilişki kurmanın, kurmamaktan daha riskli olduğunu öğrendik."
40 yıllık dostumuza ihtiyacını görmesi için borç verip 40 yıl peşinde koşunca para yardımı yapılmayacağını Tefecilik yada bankacılık yapmanın daha risksiz olduğunu öğrendik.
Aç komşumuza yemek alması için para verip, onunla şarap alıp sarhoş olup başkalarını rahatsız ettiğini öğrendik.
Sokakta elinde ufacık masum yavrusuyla gezerken insanlığımız aklımıza geldi yardım ettik ama onların bizden zengin olduğunu öğrendik.
Arabamızla giderken yolda kalan birine yardım etmek için arabamıza aldık ama elindeki silahla tehdit edilmeyi ve 1 aylık emeğimizi başkasının 1 dk da kazanabildiğini öğrendik.
Daha neler neler öğrendik ve hep iyilik yaparken öğrendik. bu konudaki yazdıklarımın hepsi yaşanan olaylarlardır kurgu değil. haber sitelerinde gezdiğinizde her gün onlarcasına rastlamanız mümkün. peki şimdi soruyorum nasıl iyilik yapacağız biz? nasıl insan olacağız? Gerçekten zor bir dünyada yaşıyoruz
Bu site, içeriği kişiselleştirmek, deneyiminize uyarlamak ve kayıt olmanız durumunda giriş yapmanızı sağlamak için yasal düzenlemelere uygun çerezler (cookies) kullanır.
Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımına izin veriyorsunuz.