A
aykal
Bilgi Girilmemiş
LED teknolojisini seri üretim araçlarda ilk kullanan firma olan Audi, modellerinde uyguladığı aydınlatma tasarımlarıyla ilk bakışta kendini fark ettiriyor…
LED teknolojisini, araçlarının geliştirmesinde kullanan ilk otomobil üreticisi olan Audi, dış tasarım açısından büyük öneme sahip bu uygulamayla yalnızca gündüz değil, gece de kolaylıkla tanınabiliyor.
Audi, ilk olarak 2003 yılında Detroit Auto Show’da sergilenen ve günümüz Q7’sine ilham veren SUV, Pikes Peak quattro’da kullanılan yüksek performanslı ışık yayan diyotlarla donatılan dünyanın ilk sis lambalarıyla dikkat çekti. Daha sonra 12 silindirli Audi A8’i, LED gündüz farlarıyla donatan Audi, LED teknolojisini seri üretime taşıdı.
Araç tasarımında emsalsiz bir alan
LED’ler, gerek dış gerekse iç tasarımda daha önce hiç gerçekleştirilmemiş bir alanın kapılarını açıyor; en iyi bilinen örneklerden Audi A6 Avant’ın stopları, anında göze çarpan Audi A4’ün ön kısmında geniş bir alan kaplayan LED gündüz farları gibi. Aracın tasarımında önemli bir rol oynayan farlar, Audi modellerine türünün tek örneği ışıklarıyla çekici ön kısım ve kişilik kazandırırken, markanın ilk bakışta tanınmasını da mümkün kılıyor.
Farlar modeli anlatıyor…
A serisi için geliştirilen, yani A4 ve A5’te yer alan LED gündüz farları, kararlı, zarif ve dinamik bir görünüm sağlarken, Audi Q5 ve Audi Q7’in farları bilhassa geniş ve güçlü bir görünüm sergiliyor. R8’de bulunan LED gündüz farları ise hızı çağrıştırarak, ileriye doğru kuvvet ve gururla atılan bir boğanın boynuzlarını simgeliyor. R8 ayrıca, Audi’nin far stratejisine öncülük ediyor; opsiyonel olarak dünyada ilk kez tamamen LED farlarıyla sunulan R8, gündüz farlarına ek olarak dönüş sinyalleriyle birlikte kısa ve uzun hüzmeli farların hepsinde de ışık yayan diyotlara sahip.
Tasarımın yol göstericisi: doğa
Audi far tasarımlarında doğanın da etkileri görülüyor; ilk kez Paris Fuarı’nda dünyaya tanıtılan Audi A1 Sportback konsepti için geliştirilen stoplar, yusufçuk kanadının kafesli yapısından esinlenmiş. Stop lambalarının tasarımı, çok geniş, dengeli ve hafif bir yüzey meydana getirmek için gereken basitliği etkileyici biçimde sergiliyor. Audi Shooting Brake Konsept çalışmasının farları da Audi tasarımına nüfuz eden doğanın bir başka örneği; açılmış bir çam kozalağını hatırlatan ve iç içe geçmiş daireler halinde birbiri ardı sıra düzenlenmiş yansıtıcı katmanlar, güçlü ve uyumlu bir aydınlatma yaratmak amacıyla her bir diyodun ışığından yararlanıyor.
Daha yüksek güvenlik, daha düşük tüketim
Tasarımda bu kadar etkin rol oynayan LED’ler araca daha fazlasını da sunuyor; Aracın yakıt tüketimini azaltabiliyor. Gündüz farlarının zorunlu geleneksel tip kısa hüzmeli farları, arka stop lambaları ve plaka aydınlatması 200 watt gibi bir enerji tüketiyor ki bu miktarı alternatörün sürekli üretmesi gerekiyor. Buna karşılık, çok daha iyi bir görünürlük temin etme gibi ilave bir avantaj sergileyen yeni Audi A4’ün modern LED gündüz farlarına güç vermek için sadece 15 watt gerekiyor. Bu değer, diğer kriterlerin de dahil edilmesiyle yakıtta, 100 kilometrede yaklaşık 0.2 litrelik bir azalmaya ve kilometrede 4 gram kadar daha az CO2 emisyonuna karşılık geliyor. Bu yeni teknoloji sayesinde 2008 yılında satılan LED gündüz farlı Audi modellerinin ilk kullanım yıllarında yaklaşık 10 milyon litre daha az yakıt harcaması ve hemen hemen 25,000 metrik ton (25,000,000 ton) daha az CO2 yayması planlanıyor.
Her türlü sürüş durumu için akıllı far
LED’ler küçük olmaları sayesinde yeni fikirlere imkan tanıyor. Birkaç ışık yayan diyotun sıkıca birleştirilmesiyle oluşan LED sıraları (modüller) son derece düz ve çok kompakt olup, halojen ampuller veya xenon donanımları gibi geleneksel ışık kaynaklarına göre çok daha az yere ihtiyaç duyuyor. Bu sayede en dar alanlarda çok karmaşık aydınlatma işlevlerinin yerine getirilmesi mümkün oluyor.
Audi ayrıca, sürücünün güvenliğini ve konforunu artıran ve buna göre davranan akıllı farları ve stop lambalarını yaratmayı da planlıyor. Örneğin sürücülerin, gece yolculuğu sırasında karşıdan gelen sürücülerin gözlerini kamaştırmadan seyretmelerini sağlayacak olan uzun hüzmeli farlar ön geliştirme safhasında. Işığın değişken dağıtımıyla mümkün kılınan elektronik sistem, sürekli şekilde yaklaşmakta olan araçlarla aradaki mesafeyi hesaplayarak öndeki yolun, önden gelen sürücüleri rahatsız etmeden, her zaman için ideal şekilde aydınlatılmasını garanti ediyor.
Bireyselleştirilmiş aydınlatmaya doğru giden trend
İç aydınlatma için de yeni imkânlar sunan LED, aracın gece kullanımını daha güvenli hale getirecek, iç mekânın ciddi ölçüde daha ferah olmasını sağlayacak senaryolar sunuyor. Bu noktada, Audi A8’deki ortam aydınlatma özellikli opsiyonel iç mekân aydınlatma paketi çıtayı yükseltiyor. A8’in ortam aydınlatmasının öne çıkan özelliği, iç mekân ışıklarının kişiselleştirilebilmesi; Sürücü MMI üzerinden çeşitli aydınlatma profillerini yapılandırabiliyor ve ışığı karartabiliyor. Farklı sürüş durumlarına uygun şekilde tepki veren bu profiller; aracın iç mekânı şehir içi sürüşte aydınlatılırken, şehir dışı yollarda karartılması gibi kolaylıklar sunuyor.
Kendi küçük, enerjisi büyük LED’ler…
Bir kum tanesi kadar ufak bu küçük materyal elektrik enerjisini kullanarak dünyadaki bütün geleneksel ışık kaynaklarından daha fazla beyaz ışık üretiyor. Işık yayan diyot veya LED, bir milimetrekare ebadında, yarı-iletken bir donatım olup, dikkate değer bir fiziksel özellik sergiliyor. Elektrik enerjisini doğrudan ışığa dönüştürebiliyor ve söz konusu enerji tüketimi olduğunda eşsiz bir verime sahip. Günümüzün xenon ve LED farları, halojen farlara göre enerjiyi dört kat daha etkin kullanıyor. Neredeyse sonsuz çalışma ömürleri dolayısıyla diğer sistemlerin önüne geçen LED’ler geleneksel parlak ampullere göre on kat daha çabuk tepki veriyor.
